8 Mayıs 2009 Cuma

Aromalar

Aromalar, latif maddeler oldukları için, iç salgı bezlerini, sinir sistemini ve ruhu doğrudan etkilerler. Beyin, düşünceleri, görüntüleri, müziği ve benzeri etkileri kontrol eder, fıtratına uygun olanların etkisini kabul eder, olmayanları reddeder. Ancak beynin, kokuların tesirini kontrol etme mekanizması yoktur. Bu sebeple kokular ruh üzerinde çok etkilidir. Peygamberimiz (s.a.v.)'den gelen rivayetlere göre, bazı kokular melekleri çekerken, habis ruhları kovarlar. Örneğin, sandal, misk ve amber, gül ve gül yağı, çörekotu, üzerlik otu, reyhan, kına kokusu melekleri çeker. Bazı kokular ise habis ruhları çekerken melekler onlara dayanamazlar: Alkol, sigara, idrar, dışkı, köpek kokusu, leş, kan gibi necis maddelerin kokusu ve bazı bitkilerin kokusu gibi. Daha önce bütün kokular doğal yollardan elde edilirdi. Örneğin, misk kokusu, misk geyiklerinin cinsel bezlerinden, gül, menekşe, lavanta, yasemin, ıtır kokusu direkt bitkilerden elde edilirdi. Bugün, kozmetik ve vücut bakım ürünlerinde, yiyecek ve içeceklerde doğal aromaların yerine her çeşit koku ve tadı verebilen, ucuz, "doğala özdeş aromalar" kullanılmaktadır. Misk ve gül aroması, tereyağı, süt ve peynir aromaları, işlenmiş et aromaları, çeşitli bal aromaları, kahve aromaları, mantar aromaları, portakal, çilek, armut gibi meyve ve sebze aromaları, nane, tarçın, zencefil, damla sakızı gibi baharat aromaları gen teknolojisi ve nanoteknoloji yöntemleriyle üretilmektedir. Sabun, şampuan, krem, parfüm, deodorant, diş macunu, deterjan, hazır yiyecek ve içecekler bu tip aromalar içerdiği için, onları kullandığımızda abdestimizin sahih olup olmadığı, yiyip içtiklerimizin helal olup olmadığı belli değildir.
Doğal bitkilerden doğal yollarla elde edilen ve "esansiyel yağ" veya "uçucu yağ" olarak adlandırılan kokulu yağlar korku, endişe, stres, depresyon gibi ruhsal sıkıntılarda, baş ağrısı, adet huzursuzluğu ve cilt problemleri gibi çok çeşitli rahatsızlıklarda yüzyıllardan beri tedavi edici olarak kullanılmaktadır. Mesela gül uçucu yağı doğum sırasındaki psikolojik etkisi ile doğumun kolay geçmesini sağlar. Atlas sediri, tefarik, yasemin, ıtır uçucu yağlan, ruhsal sıkıntıları giderici, sinirsel gerginlikleri gevşetici, sakinleştirici, dengeleyici ve güçlü anti depresanlardır. Ful uçucu yağı, kuvvetli bir antidepresandır. Ruhi gerginlikleri, cinsel isteksizlikleri çözücü, duygusallığı artırıcı ve dişiliği kuvvetlendiricidir. Kokuların tedavi amacıyla kullanılması ve ciddi problemlere çözümler getirebilmesi, kokuların insan beyninde ve bedeninde ne kadar etkili olduğunu göstermektedir. Öyleyse bu kadar güçlü etkiye sahip kokular, bugünkü kullanımıyla "doğala özdeş aromalar" tam tersi etkiler için de kullanılabilir. Yani bir aroma insanın dengesini bozmada veya depresyona sürüklemede, ya da insanları toplu halde belli hastalıklara düşürmede ve yönlendirmede etkin rol üstlenebilir. ("Zihin Kontrolü" bölümüne bakınız.)
Parfüm, krem, ruj, saç jeli, saç boyası, tıraş malzemeleri, deodorantlar, makyaj malzemeleri gibi Kozmetik ürünlerde, şampuan, losyon, sabun, diş macunu, güneş kremi, hijyenik pedler, hazır bezler, bebeklerin temizlik ve pişik malzemeleri gibi vücut bakım ürünlerinde binlerce çeşit kimyasal ve sentetik madde kullanılmaktadır. Bu maddelerin % 6O'ı kan dolaşımına karışır, vücuttan atılmadan, kan ve dokularda birikir. Vücuttan atılamayan bu kimyasallar, hormonal sistemi, beyni ve ruh-beden dengesini olumsuz etkiler, üreme organlarında bozukluğa ve kısırlığa, gebelik, doğum ve emzirme problemlerine neden olur, kanseri ve benzeri hastalıkları tetikler, alerjilere ve mutasyonlara yol açar.
Örneğin, kozmetiklerde ve vücut bakım ürünlerinde dayanıklılığı sağlamada en çok kullanılan madde parabenler, yani metil, etil, propil, butil paraben ve sodyum benzoattır. Parabenler, diş macunu, şampuan (bebe şampuanı dahil), krem, güneş kremi, saç jeli gibi ürünlerde kullanılmaktadır. Parabenlerin kimyasal yapısı östrojen hormonuna benzer.
Kadının vücudunda depolanan parabenler östrojen gibi davranıp, üreme organlarında bozukluklara, göğüs kanserine, endometriozise ve çikolata kistlerine, kısırlığa ve doğum kusurlarına sebep olabilmektedir. Erkek vücudunda depolanan parabenler spermlerin sakatlanmasına ve ölmesine, prostat kanserine, nadiren de olsa endometriozise zemin oluşturmaktadır. Bu maddeler ağır cilt rahatsızlıklarına veya deride kızarıklık, şişlik, kaşıntı ve ağrıya neden olurlar.
Kozmetik ve vücut bakım ürünlerinde sık kullanılan Metionin, Lard, Keratin, Jelatin, Gliserin (Gliserol), Hydrolized protein ve benzeri pek çok madde mezbaha artıklarından, tırnak, kıl, kan, ölü evcil hayvanlar ve domuzdan üretilmektedir.
Duman, Toz, Eksoz Fabrikalardan yükselen duman, otobanlardan gelen toz ve eksoz, yüksek oranda asit, dioksin, PCB ve benzeri çok zehirli kimyasal madde ve ağır metaller (civa, kurşun, kadmium gibi) içerir. Bu maddeler havaya, toprağa, suya karışarak onları zehirler ve onların vasıtasıyla bitkilere, hayvanlara ve insanlara geçer. Bundan dolayı fabrika ve otobanların yakınında ikamet etmek veya ekin ekmek doğru olmaz. Otobandan en az 50 metre uzaklıkta ekin ekilebilir. Konut yola yakın ise, ev ile yol arasında meyve-sebze bahçesi veya tarla değil, çalılık ve ağaçlık olması gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder